Page 198 - 8. SINIF ÇALIŞMA KİTABI - 3
P. 198
9. Yalnızbağ’a giden eski, ince toprak bir yol vardı. Güzel bir yol. İki tarafından ekin tarlaları uzanırdı. Geceden yağan yağmur
tozları bastırmış olurdu. Tarlaların kenarında meyve ağaçları, iğdeler... Güneş yeni doğuyor olurdu, etrafı iğde kokuları
kaplardı. Bisikletin tekerlekleri döndükçe hafif bir çıtırtı işitilirdi. Bu sese bakarsın bir çayır kuşu karşılık verir, sonra birden
umulmadık bir yerden havalanırdı. İşte bu saatleri seviyordu. Serinliği, sessizliği, yıkanmış temizlenmiş, gelin gibi başını
eğmiş gelincikleri…
Bu parçada aşağıdaki duyulardan hangisiyle ilgili bir ayrıntıya yer verilmemiştir?
A) Görme
B) İşitme
C) Dokunma
D) Tatma
10. Anlatımı etkili kılmak için şairler şiirlerinde söz sanatlarını kullanırlar. Benzerlik ilgisi olanlardan zayıf olanı güçlüye benzete-
rek benzetme sanatı yaparlar. Hayvan ya da cansız varlıklara, insana ait bazı özellikleri vererek onları kişileştirirler, bazen
de onlara söz vererek konuşturma sanatını kullanırlar. Bazı normal durumları şairler yeterli görmez, büyüğü daha büyük
yaparak abartırlar.
Buna göre;
Yol açılacak,
Taşlar şarkı söyleyecek,
Yürek irkilerek çarpacak
Çeşmelerdeki su gibi
Senin merdivenlerini
Çıkan ses bu olacak.
Pencereler taşın ve sabah esintisinin kokusunu bilecek.
Bir kapı açılacak.
Sokakların gürültüsü yok olan ışıkta
Yüreğin gürültüsü olacak.
şiirinde hangi söz sanatları ağır basmaktadır?
A) Konuşturma - Benzetme
B) Konuşturma - Kişileştirme
C) Benzetme - Kişileştirme
D) Benzetme – Abartma
191